Uzmanlık Bölge Seçimi Yaparken Nelere Dikkat Etmeniz Gerekiyor?

Birçok kişi, uzmanlık bölgesini seçeceği esnada neler yapması gerektiğini merak ediyor. Hatta öyle ki, merak edilen durumlar gitgide artış gösteriyor.

Bu blog yazımın içeriğinde ise bu konuyla alakalı bildiğim her şeyi sizlerle paylaşmaya gayret edeceğim. Uzmanlık bölgenizi seçerken dikkat etmeniz gereken en önemli şey; bu bölgenin sevdiğiniz bir yer olmasıdır. Her gayrimenkul danışmanı, içine sinen bir uzmanlık alanında  çalışma yapmanın hayalini kurar.

İçinize sinmeyen bir bölgeyi uzmanlık bölgeniz olarak seçerseniz her gününüz biraz pişmanlıkla geçer. Buna hiçbir zaman mahal vermeyin. Nereyi kendi bölgeniz olarak seçmek istediğinize kararlılıkla yaklaşmaya çalışın. Atacağınız her bir emin adım, size daimi başarıyı getirir. İşinizi daha çok sevmeye başlarsınız. 

Tüm bunların yanı sıra; çalışacağınız bölgenin ofisinize aşırı derecede yakın bir konumda olması şart değildir. Ofisinizden uzak bir yeri de uzmanlık bölgeniz olarak belirleyebilirsiniz. Bunun herhangi bir sakıncası da yoktur. Tam aksine gün içerisinde gittiğiniz yerlerin çeşitliliği de artmış olur.

Gayrimenkul danışmanları çoğu zaman bölge seçimi yaparken o alanda yaşayan insanların sosyo-ekonomik ve kültürel türdeki değerlerini de göz önünde bulundurmaya çalışır. Çünkü ancak bu şekilde ilerleme kaydedilir. Seçtiğiniz bölge sizin çevrenizi oluşturacak, bu nedenle entelektüel seviyenize uyum sağlayan bir yer seçmenizi tavsiye ederim.

Bu önemli durumu net bir örnekle daha anlaşılır kılmak isterim: Uzmanlık alanı bölgenizi İstanbul Kadıköy şeklinde seçtiyseniz kesinlikle resim, müzik, animasyon, sosyal medya, sinema gibi konulara karşı ilgi besliyor olmanız gerekmektedir. Bu doğrultuda şu mühim sonuç ortaya çıkmış oluyor; seçeceğiniz bölgenin olası potansiyelini olabilecek tüm detaylarıyla araştırmaya başlamalısınız.

Ancak büyük ve derin bir araştırmanın neticesinde güvenilir veriler elde ederek temkinli bir biçimde harekete geçebilirsiniz. Kiralık ya da satılık olan tabelalardan yola çıkarak TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) aracılığıyla seçmiş olduğunuz bölgenin izlem hareketliliğini an ve an takip edebilirsiniz. Benim asıl düşünceme göre ise bölgenin izlem yoğunluğunun toplamdaki konut sayısının hemen hemen %10’una karşılık gelmesi gerekmektedir.

Uzmanlık bölgenizi seçtiğiniz esnada dikkat etmeniz gereken bir başka önemli husus ise en az 500 konuta sahip olan bir yerde başlangıç yaparak bu durumun geliştirebileceğini düşündüğünüz alanlara odaklanmanız gerekir. Unutmayın ki çalışma yapacağınız çap sistemi her sene daha da geniş bir hale dönüşecektir. Bu nedenle her an planlı olmakta fayda var.

Bu yüzden her zaman gelişime açık olması ile bilinen yerleri seçmenizde yarar vardır. Günümüzde birçok kişi söz ettiğim kıstaslara uymadığı için kısa sürede başarısızlıklarla karşılaşabiliyor. Uzmanlık bölgenizi seçerken her zaman sakin olmalısınız.

Aklınıza gelen ilk yeri hiçbir biçimde araştırma yapmadan seçmek, en büyük hatalardan biri olacaktır. Oysa temkinli ve planlı davranmak birçok sorunu çözmenize yardımcı olurken daha emin adımlar atmanız konusunda da zemin oluşturur.

Seçeceğiniz bölgeyi iyi tanıyın. Her bir özelliğini gerekirse günlerce araştırın. Kalıcı ve aynı zamanda kaliteli bir iş ortaya çıkarmanın en önemli yolu kesinlikle budur diye düşünüyorum. Seçtiğiniz yere göre trendleri takip etmeyi de unutmamanız gerekecek.

Örneğin; uzmanlık bölgesi olarak İstanbul Cihangir’de bir yer seçtiyseniz sanata ve hareketli yaşama dair her trendi takip etmeniz lazım. Ancak bu biçimde seçtiğiniz bölgeyi tanıyabilir ve burayla alakalı yenilikler yaratabilirsiniz. Her sektör yenilikleri bilen ve takip eden kişileri sever. Her an kendinizi geliştirerek çağa ayak uydurmalısınız. 

Uzmanlığınızı ve uzmanlık alanınızı keyifli bir alanda ve bölgede seçmeniz dileğiyle.

21 yıldır Acarkent Villaları Uzmanı 

Hasan CAN